28 Ocak 2016 Perşembe

Mitolojilerde ki BABA ÖLDÜRME gerçeği


Mitololjilerde her motifin içinde derin bilgiler (ezoterik) ve sırlar saklı bulunmaktadır ve göründüğü anlamın da çok ötesindedir.
⭕Türk Mitolojisinde İşlenen Temel Semboller:
Mağara - Dağlar
Gök Kurt - Kartal
Demir ve Demirci
Gökyüzü'nden Yeryüzü'ne İnen Işıklar
Rüyalar
Ağaçlar
Irmaklar
Ok ve Yay
Kırklar
Canavarlarla Mücadele
Baba öldürme
Ak Sakallı Bilginler
Ateş, Güneş, Ay dır.
Bunlardan "Baba Öldürme"  hiç bir zaman yalın anlamı ile anlaşılmamalıdır.
bir Türk kahramanın babasını öldürmesi hususu birçokları için elbette rahatsızlık verici nitelikte görüldüğünden bu konu üzerine durmayı çoğu kişi tercih etmemiştir.
Oysaki mesele sanılandan çok farklıdır.
Çin tarihçilerinin verdikleri mitolojik bilgilere göre, Büyük Hun İmparatoru Mete, Oğuz Han gibi kendi babasını öldürmüştü.
Diğer toplumların mitolojilerinde de karşımıza çıkan bu motif üzerinde de maalesef yurdumuzda hiçbir ciddi araştırma yapılmamıştır.
Baba öldürme üzerine yapılan ilk araştırmalardan çıkan sonuç, erkek çocukların şuur altında saklı bulunan hislerin
masallardaki görüntüsü şeklindeydi.
═══════════════════════════
Yunanistan'da da Kral Odip babasını öldürmüştü. Daha sonraları Freud'un Odipus Kompleksi adıyla ortaya koymaya çalıştığı fikirlerini, bu olayın açıklaması olarak görmeye çalışan bazı mitoloji araştırmacılarının açıklamaları bir müddet doğru olarak kabul edildi.
Freud’un tanımladığı “Oedipus kompleksi”, insanın bedenselliğiyle ilgili olarak temel biyolojik içgüdülerini, arzu ve dürtülerini harekete geçiren, dolayısıyla bu çerçeve içinde hazzın doyurulmasına yönelik olarak çalışan en ilkel benliğini ortaya koyan id’in yarattığı bir çatışmadır.
═══════════════════════════
Baba oğul rekabeti, mitolojik birçok halk anlatı türünde geçmektedir.
Baba öldürme, Türk mitolojisinin tanınmış bir motifidir (Ögel, 1998:8).
Baba oğul mücadelesine Türk mitolojisinden en iyi örnek, Mete ile Oğuz Han’ın, babalarını töreye ve örfe uymadıkları için öldürmesidir (Ögel, 1998: 8).
“Manas” destanında da bu motifin örneği görülmektedir.
Manas Han, babası Yakup Han’ın töreye karşı gelmesinden dolayı çok kızar. Babası,oğlunu kıskanmakta ve kötülük yapmak istemekte; bunun için de kötü insanlarla anlaşıp entrikalar çevirmektedir. Manas Han da kızıp, babasının
üzerine yürür. Etrafındakiler Yakup Han’ı zor kurtarır (Ögel, 1998: 10).
Dede Korkut kitabı içinde de zaman zaman mitolojik bir anlatışla baba oğul rekabeti görülür.
Manas Destanı'nda, Manas Han'ın oğlu Semetey doğmuş, kimse ona isim koyamıyormuş. Bir gün aniden "Gök-Sakallı" bir ihtiyar ortaya çıkıp ona Semetey adını verir ve onu kucağına aldığında "Semetey öyle büyük, öyle korkunç bir bahadır olacak ki, babasını bile öldürecek" demiştir.
Bir çocuğun babasını öldürmesi arzu edilecek ve gurur duyulacak bir şey değildir ama mitolojilerde gurur duyulması gereken bir şey gibi dile getirilmektedir.
Genellikle de töreye karşı gelen, oğlunu rakip olarak gören ve ona kötülük yapmaya çalışan babalara karşı bir mücadele söz konusudur.
Bu şekilde davranan babaların sonu ölümle bitmektedir.
Çünkü halk anlatılarının bir işlevi de ders vermektir.
Doğru olanı onaylar, yanlışın karşısında tavır alır.  Kötü, hiçbir zaman yüceltilmez. Yapılan kötülükler bir gün mutlaka cezasını bulur. Bu durum iyiliğin ve kötülüğün çarpışması yani düalist düşünce örneğidir.
Görüldüğü gibi hikâyelerde de baba oğul mücadelesi sonucunda iyi taraf olan oğul yenmekte ve kötü olan baba da cezasını çekmektedir.
Yani burada iyi ile kötünün mücadelesi söz konusudur.
Bu mücadeleye, Türk mitolojisinde Ülgen ve Erlik mücadelesi örnek verilebilir.
Altay Mitolojisindeki Tanrı Ülgen ve Erlik arasında gerçekleşen mücadele gibi...
Erlik’le mücadeleyi anlatan Altay Türk Destanları’nda Erlik,gücün sembolüdür.
(Meselâ; Kan-Kapçıkay Destanı’nda,Kan-Kapçıkay doğduğunda ona ad veren ihtiyar göğsünden çıkarıp okuduğu kitapta
çocuğun Erlik kadar güçlü olacağını yazdığını söyler)
═══════════════════════════
* Aslında burada anlatılmak istenen mesele, insanların eski bir realiteyi terk edip, bir üstüne çıkabilmelerinin gerektiğidir.
⭐Burada ana-baba eski inanışları sembolize etmektedir. Çocuk ise yeni anlayış ve yeni bilgilerin sembolüdür.
⭐Bir başka deyişle bu motif eski anlayışların terk edilmesinin bir sembolüdür denilebilir.
✴Bu açıklama inisiyatik öğretilerde konu edilen "Mürşidin (hocanın) öldürülmesi" sembolü ile de benzerlik gösterir.
İnisiyasyonun sonlarına doğru öğrenci mürşit yani öğretmeninden ayrılarak kendi ayakları üzerinde yürümeye  başlamalıdır.
O ana kadar tüm bilgi ve tesirleri öğretmeninden alan öğrenci, artık kendi kendine beslenmek yani bir öğretmen olmak zorundadır.
İnisiyasyonun bu safhasına "Mürşitin öldürülmesi" denilir.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder